ÖZÜR DİLEMEK SENİ KURTARMAZ

Recep Tayyip Erdoğan; geçtiğimiz hafta Yeni-Osmanlı macerasının bittiğini ilan etmiş oldun. Seni destekleyen patron tayfası ve ABD emperyalizminin himayesinde başlattığın bu maceranın hüsranla sonuçlanması çok iyi olmuştur. Ancak bu sonucu kabullenmen seni ve arkadaşlarını kurtaramaya yetmeyecektir.

 

ÖZÜR DİLEMEK SENİ KURTARMAZ

Recep Tayyip Erdoğan; geçtiğimiz hafta Yeni-Osmanlı macerasının bittiğini ilan etmiş oldun. Rusya ve İsrail’den özür dilemenin bir anlamı budur. Seni başından beri destekleyen patron tayfasının ve ABD emperyalizminin himayesinde başlattığın bu maceranın yıllar önce söylediğimiz gibi hüsranla sonuçlanması çok iyi olmuştur. Ancak bu sonucu kabullenmen seni ve arkadaşlarını kurtaramaya yetmeyecektir.

Yeni Osmanlıcılık yeni pazarlar, enerji ve hammadde kaynakları ve ucuz işgücü arayışı içindeki Türkiye sermayesine çok cazip gelmişti. Din senin için hem bir dış politika aracı hem de Türkiye’de yoksul insanları karanlığın içinde uyutmak için iyi bir fırsattı. Üstelik din sömürüsü iyi para getiriyor, ayrıca toplumdaki eşitsizlik ve adaletsizliklerin üstünü örtüyordu. Yeni-Osmanlıcılık bir yandan Türkiye’deki diktatörlüğe güç katarken diğer yandan ona yeni bir yaşam alanı açacaktı.

Başta ABD olmak üzere, bazı emperyalist ülkeler senin şahsında ihtiraslı bir ortak bulduklarını düşündüler. Önünü açtılar. En büyük meydan muharebesi Suriye’de yaşandı. “Kardeşim” dediğin Esad’ı bir anda diktatör ilan ettin. Silahlı çetelere her tür destek verildi, Türkiye bir terör üssüne dönüştü. Ancak hesapların tutmadı, Suriye halkı bu dış müdahaleye direndi, Rusya ve İran kendi çıkarlarını korumak için Suriye’deki gelişmelere ağırlık koyunca hayallerin altüst oldu.

Kendinden o kadar emindin ki, bu kanlı ve kirli maceranın her aşamasında pişkince izler bıraktın, işlenen suçların kanıtlarının her yerden çıkmasını umursamadın. Nasılsa kazanacaktın.

Kaybettin!

Türkiye’de gazetecileri hapse atarak, canını sıkan her şeye sansür uygulayarak, basını neredeyse tamamen satın alarak gerçeklerin ortaya çıkmasına engel olmaya çalıştın, ama gücün herkese hele dünya sisteminde başa güreşen devletlere yetmedi. Putin’den bu nedenle özür diledin, kendini kurtarmak için. Seni baştan beri destekleyen, ama beceriksizliğin ve hesapsızlığın yüzünden zarar görmeye başlayan patron sınıfının öfkesinden kaçabilmek için “İzvinitye; kusurumuza bakma” diye yalvardın Putin yönetimine.

Putin’in canına minnet! Daha önce sana “kahraman” demişti, yine der. Bütün burjuva politikacılar gibi Putin de temsil etmekle yükümlü olduğu sınıfın ve o sınıfa ait devletin yani Rusya Federasyonu’nun çıkarlarını savunuyor. Hazır seni kıstırmış, rehin almışken, senden verebileceğinin en fazlasını isteyecek. Bak, düne kadar afra tafra yaptığın Rusya’ya İncirlik Üssü’nü açmayı bile önerdin. Çok korkmuşsun belli ki!

Putin’in Suriye’de ya da Türkiye’de adalet aradığını sananlara da bu ders olsun. Ne dedik hep: Sermaye sınıfının, patronların dünyasında dostluklar da düşmanlıklar da sahtedir.

İsrail’le yaptığın ağız dalaşı da sahteydi. Sen atıp tutuyordun ama İsrail-Türkiye ilişkileri bütün boyutlarıyla sürüyordu. Şimdi o sahte düşmanlığa da gerek kalmadı. “Uslu çocuk” olmaya karar verdin anlaşılan.

Herkesle “dost olacağız” demektesin. Üzgünüz, kapitalizmin böyle bir dünyası yok. Emperyalizm rekabet olmadan, savaş çıkarmadan yapamaz. Hem Almanya ile, hem Rusya ile, hem ABD ile müttefik olmanın sınırları var.

Eteklerin tutuştuğu için Rusya karşısında diz çöktün. Tamam Rusya ile ABD Suriye’de anlaşmaya çalışıyor ama bu aralarındaki sorunların bittiği anlamına gelmiyor. Yarın NATO üyesi olarak senden istediklerini yine vermek zorunda kalacaksın. Onlar da hep daha fazlasını isteyecek, çünkü ABD ve müttefiklerinin desteği olmadan ayakta kalamazsın. Sana hiç güvenmediklerini herhalde biliyorsun.

Türkiye’deki patronların içinde de sana kızgın olanların sayısı hiç az değil. Yeni-Osmanlıcı dış politika onlar için de hüsran oldu, bazı pazarları kaybettiler, büyük riskler içine girdiler. Üstüne içeride sürekli gerilim çıkarmandan rahatsızlar. Öte yandan, ülke kaynaklarını yağmalamak ve emeği bastırmak konusunda o kadar hırslı çıktın ki, sana bu açılardan toz kondurmuyorlar. Anlayacağın ektiğin gülleri seviyorlar, ama dikenlerini kafana vuruyorlar.

Sıkıştın; Putin’e, ABD emperyalizmine, Türkiye’nin patronlarına istediklerinden fazlasını vermenin peşindesin. Dedik ya, işin zor, o kadar delik açıldı ki iktidarında, bir tarafı onardığında diğer tarafta yeni bir nokta patlıyor. Sana kolay gelsin, özür dilemeye devam edebilirsin.

Biz ise bildiğimiz yolda devam edeceğiz. Esad ailesiyle tatile çıktığında, Putin’le aran henüz bozulmamışken de biz seninle, senin temsil ettiğin düşünce yapısı ile ama en önemlisi seni var eden, başa getiren kapitalist düzenle kavgalıydık. Çünkü sen zenginleri biz yoksulları, sen gericiliği biz ilericiliği, sen sermayeyi biz emeği savunuyoruz.

Rusya ile gerilimin azalmasından biz de hoşnutuz elbette, ama Rus kapitalizmin temsilcisi Putin ile dostluğunuz bizi ilgilendirmiyor, bizim muhatabımız Rusya’nın emekçileridir, onlarla dostluğumuz sahte değildir ve düşmanlık aklımıza bile gelmez.

Putin’den, İsrail’den özür dileyebilirsin, bize özür filan sökmez.

Kimsenin suç dosyasını sümen altı etmeyeceğiz. Dostlarını satarak kurtulamazsın. Biz kindar değiliz, ama halka karşı işlenen suçlar özürle geçiştirilmez. Hesap vereceksin ve bu düzen değişecek!

Suriyelilere vatandaşlık hamlene gelince…

Irkçılık, milliyetçilik sizin dünyanıza ait değerlerdir. Biz başkalarına benzemeyiz. Senin dahil olduğunun gerici ittifakın politikaları yüzünden yurtlarından olan Suriyelileri “istemiyoruz” demeyiz. Önemli bir bölümü yoksul, emekçi Suriyeli mülteciler için en iyi çözüm kuşkusuz Suriye’deki emperyalist komplonun bütünüyle çökmesi ve onların kendi ülkelerine dönmeleri. Ancak bunu çeşitli nedenlerle yapamayacak olanların Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmasının önüne bir engel çıkartılmasını kabul edemeyiz.

Bizim izin vermeyeceğimiz, engel olmak için mücadele edeceğimiz, Suriyeli mültecilerin ucuz işgücü olarak kullanılmak istenmesi, onların dinci terör örgütlerine kaynak olarak görülmesidir.  Suriye’nin yoksullarını senin insafına ve demagojine bırakmayacağız.

Bu ülkeyi asla!

Komünist Parti

Merkez Komite

06.07.2016